2.2.13

Lower Dens @Salon İksv


image
Geçen hafta bu zamanlar gerçekleşen Dark Dark Dark-Lower Dens konserine dair izlenimlerimi yazmak için birazcık da geç olsa bilgisayar başına oturabildim. On sekiz aralık akşamı uzun zamandır canlı performanslarını merakla beklediğim Baltimore’lu dörtlü Lower Dens’i izlemek için Salon İksv’nin yolunu tuttum.
Lower Dens öncesinde kendileri gibi Amerikalı grup Dark Dark Dark sakin tavırlarıyla sahnede yerini aldı. Jazz, Folk ve Pop sesleri bir araya getiren grup konsere son albümleri Who Needs Who’dan aynı ismi taşıyan şarkıyla konsere güzel bir başlangıç yaptılar. Yavaş yavaş salonu doldurmaya başlayan seyirciyi piyanosunun başında karşılayan Nona Marie Invie  barok ve romantik tarzıyla yorumladığı şarkılarla karanlık ve ağır bir havayı estirmeyi başarır. Grubun bir diğer üyesi olan ve İnvie’nin eski erkek arkadaşı Marshall Lacourt ise değiştirdiği her enstrümanda  daha güçlü seslerle şarkılara eşlik etti. Son albümü kaydetmeden önce yaşanan bu ayrılığın etkisi sözlerde, seslerde kesinlikle mevcut fakat grubu dağıtmak yerine devam etme kararı almaları çok yerinde olmuş. Çünkü bu yaşanan duyguları ifade etmek, yeni şarkılara bunları yansıtmak dinleyiciye geçirilebilinmiş. How it went Down daki bir ilişkiye ve yıkılışına dair anlatılan hikâye ya da It's a Secret daki kalbini dinletebilme isteği ve Lacourt’un klarnetinin ahenksiz sesleri grubu güçlendirse de hala eksik bir şeyler var. Bu belki zaman içinde olgunlaşacak bir şeydir belki de hiç değişmeyecek. Sanırım bunu zaman gösterecek.  
Bir saatin sonunda bir önceki albümlerinden olan ve Grey’s Anatomy gibi popüler dizilerin arkasına da konuk olmuş olan Daydreaming ve son albümleriden Love Lies’la güzel bir kapanış yaptılar. Onlar sahneden ayrıldıktan sonra sabırsızlıkla Lower Dens’i beklemeye başladık. Biraz uzun süren hazırlık çalışmaları sonunda onlar da sabırsızlığımızı anlamış olacak ki teknik sıkıntıları halleder halletmez fazla bekletmeden sahnede yerlerini aldılar. 
image
İlk albümleri Twin Hand Movement’tan I Get Nervous la sakin ve güzel bir açılış yapan grup ardından Candy’le gitar riffleri sisli, puslu bir hava estirse de onu takip eden batman ise herkesin omuzlarını bir sağa bir sola sallayarak dalgalanmalara neden oldu. Öyle iyi çaldılar ki hepimiz bu puslu havayla dolup ama birkaç dakika sonra rüzgarlara kapılabildik ya da two cocks la gözlerimizi kapadık sadece ayaklarımızı, kollarımızı, vücüdumuzu dinledik. Castanets’le yaptığı başarılı işler ve söz yazarlığı yanı sıra vokal olarak Phosphorescent ve Cocorosie gibi gruplarla çalışan Jane Hunter’ın vokali yanı sıra klavyesinin ardında ortaya koyduğu müziğe kendini kaptırmamak mümkün değil. Bundan üç yıl önce pek çok Baltimore’lu yoldaşı (Wye Oak, Beach House, Future Islands, Dan Daecon) gibi kendini müzikle ifade edebilen Hunter  Lower Dens’in temellerini atarak grubu bir araya getiren kişi olmuş.
İlk albümleri Twin Hand Movement’ı 2010 da yayınlayan grup iyi bir başlangıç yapmıştı. Bundan iki sene sonra gelen ikinci albüm Nootropics ise geçen senenin konuşulan albümlerinden biri olmayı başardı. Albümün adından da anlaşılacağı gibi ilaçlar etkisindeki üzerine örtülmüş o ağırlık bir sonraki şarkı olan Hunter’ın deyimiyle hayvani içgüdüleri anlatan Alphabet’te derinlemesine hissedilir. Onu takip eden konserin tam da ortasına rastlayan Brains ise hem bu albüme hem de Lower Dens’in geleceğine dair bir şarkı. Artık taşların bir yerlere oturduğunun temsili olan bu şarkı sadece bir çıkış şarkısı değil. Gerçek anlamda bir yerlerden çıkmak, üzerindeki örtüyü yavaş yavaş silkelemek ama bir yandan da onu her zaman taşıyacak olmanın gerçekliği.
Kısacası Nootropics gibi. Günümüzün en çılgın rahatsızlığı olan dikkat bozukluğuna, hafıza problemlerine saldıran bu ilaç gibi bir albüm. Kendi dünyasının saydamlığında gitar örüntüleri sade davul sesleri ve synthler eşliğinde, kendi güzelliğinde. Lion in Winter Pt.1 gibi nasıl bir karabasan içinde çevrelenmişse Lion in Winter Pt.2 gibi de rengârenk bir karanlık şimdi. Gittikçe olgunlaşan seslere eşlik eden Geoff Graham’ın geri vokalleri,  Will Adams’ın sol köşede sessiz sakin gitar sesleri son derece başarılıydı ve Nova Anthem’e geldiğimizde uzun süre ayakta duramadığım için belime giren ağrıları bile hissetmiyordum. İyi iş çıkardılar ve konser sonrası sağanak yağmura karışan bizler güzel bir konser sonrası huzuruyla evlerimize döndük. 
Setlist:
Who Needs Who/ It's a Secret/ Meet in The Dark/ Bright Bright Bright/Hear Me/ Tell me/ The Great Mistake/ What I Need/ How It Went/ Patsy Cline/ Daydreaming/ Love Lies
Nervous/Candy/Batman/Two Cocks/Alphabet/Rosie/Brains/Lion in Winter Pt.1/Lion in Winter Pt2/Propagration/Hospice/Holy Water/Nova Anthem
Postman8

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder